Hülya menli isimli hastamız kayıt oldu (14 saat önce)

Doktorunuzdan randevu takvimi talep edebilirsiniz.

Sağlık Bakanlığına bağlı devlet hastaneleri randevuları sadece MHRS sistemi üzerinden verilebilmektedir. Görüntülemekte olduğunuz profil devlet hastanesinde çalışan doktora ait ise sadece bilgilendirme amacı ile yayındadır. Randevu ve soru işlemleri yapılamamaktır.

Doktorbul.com bir başvuru hizmeti değildir ve herhangi bir sağlık hizmeti sağlayıcısını tavsiye etmemektedir veya desteklememektedir.

KVKK uyarınca kişisel bilgiler paylaşılmamakta olup yayınlanan içerikler internet üzerinden de erişilebilen, açık kaynaklı bilgileri içermektedir.

Biyografisi

Hakkında 

   Lisede matematik mezunu olup, neredeyse hücrenin şeklini bilmeyen, kan görünce bayılan bir ergenin baba hatırına ilk sıraya tek Tıp tercihi yazmasıyla başladı bu yolculuk (Kalan tüm tercihler mühendislikti). 12 Eylül 1980’den on gün sonra üniversite hayatımızın ilk dersinde Prof. Dr. Metin Bara hocamızın tahtaya çizdiği kocaman hücre şeklini ve can sıkıcı, amacının ne olduğunu bir türlü anlayamadığım pratikleri görünce doktor olamayacağıma ‘kesin’ karar vermiştim. Istanbul sınırsız konser, gezi, kütüphane, film, muhabbet doluydu ve biz gençtik. Doğduğum, büyüdüğüm kentimin her yerinden gün batımı izlenmeliydi, dünya değişmeliydi, biz değiştirmeliydik.

    İlk akademik yıl bitmeden yeniden üniversite sınavına girme teşebbüsüm, babamın ‘Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar.’ cümlesiyle müteşebbislik düzeyinde kaldı, sonra da düşünmeye fırsat kalmadı, hepimiz anatomi-fizyoloji-histoloji girdabına kapılmıştık. Mecburi hizmet ve YÖK arka arkaya girdi hayatımıza, ‘bu hayat kimin’ diyemedik, hiç bizim olamadı, hep yeni yönetmeliklerle, yasalarla yeniden düzenlendi, halen de öyle.

    Anamnezin, klinik değerlendirmenin, muayenenin çok önemli olduğunu, hastanın yaşadığı çevreyle, genetik yapısıyla, her şeyiyle bütün değerlendirilmesi gerektiğini, insan vücüdunun organların bir araya geldiği bir mekanik yap-boz değil, ‘organizma’ olduğunu öğrendik. Bize ‘hastana bak, hastana dokun, hastanı dinle’ denirdi. Laboratuar baş tacı değildi, ama önemliydi, mesleğimizin binlerce yıllık yöntemleri ve değerleri uzun vizitlerde, gece nöbetlerinde bize akıtılırdı. Sessiz öğrenmeyi öğrendik. Aram Suksanyan hocamızın ‘bizim emeğimiz ancak sembolik olarak ücretlendirilebilir, çünkü insan hayatına paha biçilemez’ sözlerinin 25 yıl sonra ‘performans-müşteri’ sisteminde ‘mitolojik vecizeler gibi kalacağını öngöremezdik. Özdemir İlter hocamız pediatri pratiğinde ‘Çocuk hekimi çocuğun avukatıdır, gerekirse aileye ve hatta devlete karşı’ demişti, unutmadık. Epikrizlerin daktilo ile, hatta elle yazıldığı, literatürlerin index medicuslardan tarandığı yıllardan önce elektronik daktilo, ardından bilgisayar ve internet zamanlarına geçtik.

    Aynı zamanda ‘hastaya değil ekrana bak’, ‘hayata değil ekrana bak’ zamanlarındaydık artık. Biz ısrarla öğrecilerimize hastaya ve hayata bakmayı öğretmeye çalışacaktık. Ders notları, kemikler, kitaplar, haberler, her şey paylaşılırdı. Çocukların yakartop oyununda ‘can alıp’, yanmış arkadaşını oyuna almaları gibi yaşardık, fakülte arkadaşlarımızla (sonra ihtisas arkadaşlarımızla ve diğer meslektaşlarımızla) halen aynı duygularla hastalarımızı izliyoruz, can alıp, arkadaşını oyuna almanın adı ‘çözüm ve insan odaklı’ hayat oldu. Ankara, mecburi hizmet kurası, tayin, sınav demekti o yıllarda. Mezun olduğum gün evlendiğim için kuradan muaf kalma şansım oldu, yine de Çorlu Devlet Hastanesi Acili ve sonra Kars-Sarıkamış Sağlık Ocağı ve Verem Savaş Dispanseri’nde ‘devletin gücü arkamda’ olarak adli tabiplik, ocak tabipliği, acil hekimliği yaparak iki yıl -mecburiyetten gibi, ama tadını çıkararak- geçti. Hayat bazen‘duruma göre mesleğini icra et’ dese de, kitaba-kanuna-hakkaniyete göre de yapılabilirdi, bedelini ödersen, ödülünü alırdın. TUS çıktı bu kez de, mesleği bırakıp üniversite sınavına girip yeni yollara girmek mi, ihtisas yapmak mı? TUS ta kazanılmıştı, ÖSS de. Sarıkamış ve Selim’in köylerinde 2. Dünya Savaşı’ndan kalma CC5 jiple gidilip aşılanan çocuklar vardı artık özgeçmişimde. Bir de acıya dayanma yetersizliği, acıyı dindirmeye katkıda bulunma yeteriliği ile yer değiştirmeye başlamıştı. Ne yardan, ne serden geçtim, ikinci ÖSS sınavında sadece filoloji yazdım; filoloji de okuyup, pediatrist de olayım derken, gün aşırı pediatri nöbetleri ve mecburi hizmette devrilen otobüste kırılan boyun omuru neticesi filoloji bertaraf edilip, ihtisasa devam edildi. Asistanlık, ‘bir an önce bitsin’ istenen, ama hayat boyu hep ‘ne günlerdi, tadı bir daha gelmedi’ denilen yıllardır.


     Tadına doyamadığım için herhalde, önce 4.5 yıl pediatri, hemen ardından 3 yıl Çocuk Nörolojisi yan dal uzmanlık öğrenciliği yaptım. Bu sırada hayatımın en güzel yılı geldi; kızım doğdu. Nelson Textbook of Pediatrics’ten okuyarak sebze çorbası yapamamayı, uzun nöbetlerde sütümü saklamak için anne sütünden yoğurt mayalamayı, bebeğini göz göze emzirerek büyütmenin güzelliğini o yıllarda öğrendim. Bir de, öğrendim ki gaz sancısından bile olsa, bebek ağlıyorsa anne kan ağlıyordur, anne mutluysa bebek de huzurludur. Riskli bebekler özel bebeklerdir; bir çocuğun anne karnında, doğum sırasında ya da yenidoğan döneminde sinir sistemini etkileyecek bir sorunla karşılaşması hem bebeğin, hem ebeveynin tüm hayatını etkileyebilir. İşte, ihtisasta karşılaştığım riskli bebeklerin sonrası için Çocuk Nörolojisi yollarına düşmüştüm, bir daha kalkamadım. Artık meslek değiştirme hayallerim bitmişti, yirmili yaşlar geçmişti, kızıma yuvada ‘Annen ne iş yapar?’ diye sorulunca ‘Sınavlara girer, hep geçer’ diyordu, ben de sınavlara girdim, geçtim, sınavlar yaptım, gençlerin geçtiklerini gördüm, el aldım,el verdim.


   Bu sürede ne yaptığımı merak edenler resmi özgeçmişe bakabilirler, tekrara gerek yoktur. Orta uzunlukta bu akademik yolculukta Profesör oldum, öğrencilerimizin Doçent olduğunu gördüm. Sonunda performans sisteminin dışında, tababetin ise başka platformlarda içinde kalmayı tercih ettim. Kırklı yaşları bitirmeye hazırlanırken, elim ayağım tutana dek bu meslekle sevdamın süreceğine karar verdim. Artık mecburiyetten ya da rahmetli babamın sözüne binaen değil ama..


 Üyesi Olduğu Meslek Kuruluşları

Türk Tabipleri Birliği

Türk Çocuk Nörolojisi Derneği

Türk Pediatri Kurumu

International Child Neurology Society European Pediatric Neurology Society

Gelişimsel Nöroloji Derneği

Kas Hastalıkları Derneği

Türk Epilepsi ile Savaş Derneği

Yönettiği Tamamlanmış Tezler

• Valpoat ve Karbamazepın monoterapilerinin troid fonksiyonları, kemik metabolizması ve kan lipidleri üzerine etkileri. Marmara Üniversitesi Tip Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD, Uzmanlık Tezi, İstanbul, 2002

• Tıbbi tedaviye dirençli çocukluk çağı epilepsilerinde prognoz için prediktif faktörler. Marmara Üniversitesi Tip Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD, Uzmanlık Tezi- 2005

• Olası antenatal inmeye bağlı konjenital hemiparezi olgularında etyolojinin belirlenmesi ve rekürrens riski. Marmara Üniversitesi Tip Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD, Yan Dal Uzmanlık Tezi- 2007

• Levetirasetam’ın çocukluk çağı dirençli epilepsilerde etkinliği, Marmara Üniversitesi Tip Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD, Uzmanlık Tezi- 2009

• ILAE 1989 ve önerilen 2001 sınıflamalarına göre süt çocuğu epilepsilerinin sınıflaması. Marmara Üniversitesi Tip Fakultesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD, Uzmanlık Tezi- 2010

Yönetim Hizmetleri

• Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Nörolojisi BD Başkanlığı (2000- 2010)

• Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Fakülte Kurulu ve Fakülte Yönetim Kurulu Üyeliği (Doçent Temsilcisi) (2003-2006)

• Marmara Üniversitesi Epilepsi Araştırma Merkezi (EPAM) kurucu üyeliği (2003), başkan yardımcılığı (2003-2006), yönetim kurulu üyeliği (2003-2010)

• Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Okulu Kurucu üyeliği (2003) ve başkanlığı (2009-2010)

• Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nörolojisi BD Kurucusu ve Başkanı (2011) Bilimsel Çalışmalar Doktora ya da İhtisas Tezi

• Yenidoğan Sepsisinde Serum Tümor Nekroz Faktör- alfa Düzeyleri.Istanbul, 1993


Tedavi Ettiği Hastalıklar

Doktorun tedavi ettiği hastalıklar listesi.

Hastalıklar

  • Afazi( Beyin Konuşma Sistemi Bozuklukları)
  • Ağlarken Nefes Tutma (Katılma nöbeti)
  • Akupunktur ( İğne Tedavileri)
  • Ateşli Havale
  • Atetoit ( Kontrol Edilemeyen Hareketler)
  • Atipik Otizm ( Hafif Otizm)
  • Çocuklarda Baş Ağrısı ve Migren
  • Febril Nötropeni
  • Konversiyonel Bozukluk
  • Zeka Geriliği
  • Zihinsel Gelişim Geriliği
5.00
0 değerlendirmeye göre
5 Yıldız 4 Yıldız 3 Yıldız 2 Yıldız 1 Yıldız

Prof. Dr. Yüksel Yılmaz için bir değerlendirmede bulunmak ister misiniz?

Doktorunuza yorum yazmadan da değerlendirmede bulunabilirsiniz.

Doktorun Yayımladığı Makaleler

Eğitim Bilgisi

  • İlköğretim -

Sertifika Bilgisi

  • - - Sertifika
Canlı Soru Sor
Hata! Kod:xe