Hemoroite Ne İyi Gelir?

Hemoroite en iyi gelecek şey, dışkınızı mümkün olduğunca yumuşak tutmaya çalışmak olacaktır. Bu hastalığa yakalanmamak için yüksek lifli gıdaların tüketilmesi iyi gelecektir. Bunu sağlamak için daha fazla; sebze, meyve ve tahıl yemeye özen gösterilmelidir. Eğer tüketmiş olduğunuz besinlerden yeteri kadar lif alamıyorsanız, bu durumda doktorunuza danışarak bazı gıda takviyeleri almanız da önerilen bir durumdur. Günde alınacak olan 6 ile 8 bardak su ya da alkol içermeyen sıvıların alınması yumuşak bir dışkının sağlanması için faydalı olacaktır. Kişi dışkılama ihtiyacı hissettiğinde beklemeden tuvalete gitmelidir. Bu kabızlığın önlenmesi için çok önemlidir. Kabızlık durumunun sonuçta ilerleyen günlerde hemoroite yol açacağının unutulmaması gerekir. Hayat razımızın değiştirilmesi ve kabızlık ile hemoroidi önlemek için aktif bir hayat sürdürülmesi de iyi gelecektir. Devamlı oturarak ve hiçbir aktivitede bulunarak sürdürülen bir hayat, kabızlığa davetiye çıkaracak ve dolayısıyla hemoroit rahatsızlığını yaşamanıza sebep olacaktır. Yaşlı bakım evlerindeki kişilerin birçok aktiviteden yararlanmalarının sağlanması ileri yaştaki bu kişilerin kabızlıktan ve hemoroidden kurtulmalarını sağlayacaktır. Aşırı kilolarımız hemoroidi tetikler. Aktif bir hayatı yaşamak, günlük düzenli egzersiz yapmak aşırı kilolardan kurtulmamıza sebep olarak bizleri hemoroidden de korur. Umarız bu yazımızda belirtmiş olduğumuz hemoroit ile ilgili bilgiler ve tanı ile tedavi yöntemlerinden ve hemoroite ne iyi gelir konuları sizler için faydalı olur.  

Hemoroit Nedir, Evreleri Nelerdir? Hemoroit Çeşitleri Nelerdir?

Hemoroit terimi genellikle halkımız tarafından Hemoroid olarak kullanılan bir terimdir. Ancak biliyoruz ki it eki tıpta iltihap anlamına gelmektedir. Yazımıza bu küçük bilgiyi vererek başlamak istiyoruz. Hemoroit bağırsağın son bölümünde bulunan dokuların bağırsağın dışına, yani makattan sarkması sonucunda oluşan bir rahatsızlıktır. Bu oluşumlar vücut dışında ıslak, kanamalı ve ağrı verici memeler şeklinde kendini göstermektedir. Hemoroitler iç ve dış olmak üzere ikiye ayrılırlar. Toplumumuzda hemoroit ya da basur adı verilen hastalık aslında iç hemoroit demektir. İç hemoroidlerin 4 evresi bulunmaktadır. Birinci evrede kişi hemen hemen hiçbir belirti hissetmez ve nadiren sadece kanamaları olur. İkinci evrede ise meme artık dışarı çıkmaya başlar. Tuvalet esnasında meme dışarı çıkar ancak tuvalet eylemi bittikten sonra tekrar içeri geri döner. Bu evrenin belirtileri içerisinde kaşınma, yanma ağrı ve kanama oluşmasını söyleyebiliriz. Üçüncü evrede ise bu durumun artık hissedilmemesi mümkün değildir. Memeler tuvalette iken dışarı çıkar daha çok ağrı ve ıslaklık ile birlikte kanamalar artmaktadır. Memeler genellikle içeriye kendiliğinden geri dönmemekte ancak kişiler tarafından elleri ile içeriye ittirilmektedirler. uzun bir süre sonrasında bazen kendiliğinden de geri gidebilirler. Dördüncü evrede ise bu dokular sürekli olarak makat dışında bulunmaya başlarlar. Bu yapılar sürekli kanlı, yapışkan bir sıvı ile kaplı ve çok huzursuzluk verecek kıvama gelmişlerdir. Hayat kalitesini düşüren bir rahatsızlık olarak ağrı ve sızılar ile rahatsızlıklarına süreklilik kazandırmışlardır. Hemoroit toplumda yetişkinlerin neredeyse dörtte birinde ortaya zaman zaman çıkan yaygın bir rahatsızlıktır. Dış hemoroit ise dışarıdan elle yapılan müdahaleler sonucunda çoğunlukla meydana gelirler. Bu durumda makat içi bölgesindeki damarların iltihaplanması ve makattan sarkan bir dokunun oluşması şeklinde kendini göstermektedir. 

Hemoroit Ameliyatları Nasıl Yapılır?

Dış hemoroid vakalarında büyük bir sıkıntı olmaz, ancak temizlik sırasında elimize gelen bir et parçası hissi verebilirler. Özellikle bayanlarda hamilelik dönemleri sonrası buradaki kaslarda meydana gelen güçsüzlük neticesinde oluşabilirler. Temizlik ve hijyen açısından bu tip dış hemoroidlerin ses dalgaları ile çalışan bazı cihazlar ile yok edilmesi yapılmakta olan basit bir operasyondur. Dış hemoroit oluşumlarında hemoroidin içerisine kan pıhtısı oturması ve orada sertlik ve ağrıların meydana gelmesi görülmektedir. Bu konuda da yapılacak olan yine ses dalgaları kullanılarak bir operasyon ile bu doku oradan alınıp, kişinin bu hastalıktan kurtulması sağlanmaktadır. Yapılmakta olan ameliyat 5 ile 10 dakika sürmekte ve kişinin hayatına devam etmesine engel bir durum olmamaktadır. Operasyon esnasında lokal anestezi uygulaması yapılmaktadır. Bu operasyon yani tedaviden sonra ertesi günü hayatımızın normal akışına devam edebilir ve işimize gücümüze gidebiliriz.

Hemoroit Belirtileri Nelerdir?

Hemoroidlerde her zaman belirtiler görülmez, ancak çoğu zaman kaşıntı, rahatsızlık hissi ve kanama gibi belirtilerle kendini gösterir. Hemoroit içinde kan pıhtısı oluşması, kişinin çok şiddetli bir ağrı hissetmesine neden olur. Hemoroit belirtileri hemoroit türüne göre farklılıklar göstermektedir. Ancak; genel olarak belirtmek gerekirse belirtiler şunlardır,
  • Anüs etrafında ortaya çıkan şiddetli kaşıntı hissi,
  • Anüs yakınında kaşıntıya yakın bölgede şişlik ve ağrı,
  • Bu bölgede özellikle oturmakla artan ağrıların sıklaşması,
  • Dışkıda veya tuvalet kağıdında parlak renkli kırmızı kan görülmesi,
  • Makatta dışarı çıkan dokuların ele gelmesi.

Hemoroit Tedavisi ve Tanısı Nasıl Yapılır?

Hemoroit oluşması ve kan pıhtısının hemoroit içerisinde oluşması sonucunda tedavi için bu pıhtının boşaltılması gerekebilir. Ancak bundan evvel yapılan uygulamalar göstermiştir ki birçok kişi yaşam tarzı değişiklileri ile ya da evde uygulayabilecekleri bazı yöntemler ile hemoroitten tamamen ya da kısmen kurtulabilirler. Ancak yukarıda yazılan belirtiler içerisinde bulunan makattan kan gelmesi sadece hemoroit hastalığından değil bazı diğer sindirim sistemi hastalıkları belirtileri de olabilirler. Bu yüzden uzman bir doktor tarafından incelenmeli ve sebepler ile belirtiler iyice kontrol edilip, teşhis ve tedavi ona göre yapılmalıdır. Bu konuda kulaktan dolma bilgiler ile hareket edilmemesi önem arz etmektedir. Ülkemizde birçok kişi hemoroit problemleri nedeniyle doktora gitmeye utanmaktadır. Bu sebepten dolayı rahatsızlığı olan hastaların %75 inde hemoroidin büyük olmasına rağmen bu hastaların sadece %4 lük bir kesimi doktora müracaat etmektedirler. Ayrıntılı bir tıbbi kontrol yapılması tedavi için çok önemlidir. Uzman bir doktorun dış hemoroidi teşhis etmesi oldukça kolaydır. Ancak iç hemoroidlerde bu muayenenin rektum ve kalın bağırsak bölgesinde bir kamera sistemi ile yapılması daha sağlıklı sonuçlar verecektir. Bu kamera sistemi ile inceleme yöntemine kolonoskopi adı verilir. İç hemoroidin yumuşak bir yapıda olması elle muayenede kesin bir sonuç vermeyebilir her zaman. Aynı bölgeleri de etkili olabilecek olan bazı diğer hastalıkların da bu kolonoskopi yöntemi ile belirlenmesi kolay olacaktır. Mesela kalın bağırsak kanserlerinin de tanısı bu kolonoskopi incelemesi ile tespit edilebilir.   Ağrısız, sızısız, yüksek bir hayat standardında yaşamınızı sürdürmeniz dileklerimizle. Sağlıcakla kalın.