Uzmanlıklar

Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanlığı

Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz

Göğüs hastalıkları göğüs kafesi içindeki kalp hariç tüm hastalıkları kapsar.

Bu hastalıklar göğüs kafesinin içindeki temel olarak akciğerler olmak üzere akciğer zarı, kemik ve yumuşak dokudan oluşur. Bu alan aynı zamanda mesleki ve mesleki olmayan hava yolu hastalıklarını, başta astım ve kronik bronşit olmak üzere hava yollarının kasılmasıyla giden hastalıkları, hava yolu hasarlarını, akciğerin katılaşmasıyla giden “interstisyel” adı altında toplanan her türlü hastalığı ve akciğer kanserlerini kapsar.

Enfeksiyonların tümü yine bu uzmanlık alanına girer bu grubun başında tüberküloz yani verem ve pnömoni (zatürree) vardır.

Göğüs hastalıkları uzmanı hekim; 6 yıllık özgün tıp eğitimi sonrası Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda başarı gösterip, 4 yıl süreyle göğüs hastalıkları uzmanlık öğrenciliği (asistanlık) dönemini tamamlar. Zorunlu rotasyonları içerisinde yoğun bakım, bronkoloji, klinik bakteri ve infeksiyon hastalıkları, kardiyoloji ve radyoloji bulunmaktadır.

Uzman olabilmesi için bütün bu bölümlerce alanında yetkin bulunması gerekir. Uzmanlık tezi hazırlar ve uzmanlık sınavını başarı ile verdikten sonra Sağlık Bakanlığı’nın da onayıyla Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanlığı yetkisini alır.

Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz bölümünde görev yapan hekimler, hasta bireylerle ilgili olarak birçok önemli uygulamadan sorumludur. Hastaların tıbbi geçmişlerini inceleme ve fiziksel muayenelerini yapmak suretiyle hastalığa ait tanıyı koyan hekimler, hastaya ait teşhislerin net olarak yapılabilmesi adına

  • Akciğer Grafisi,
  • Deri ve Kan Testleri,
  • Solunum Fonksiyon Testleri gibi farklı testler talep edebilmektedir.

Test sonuçlarından elde edilen veriler ışığında teşhislerini netleştiren hekimler, gerek ilaç teravisi gerekse cerrahi müdahalelerle hastalığın tedavisini sağlamaktadır.

Uygulamalar:

Akciğer Hastalıkları: Göğüste su toplanması, nefes darlığı, astım, bronşit, verem ( Tüberküloz) plörezi, zatürre gibi hastalıkların incelendiği göğüs hastalıklarında en sık rastlanılan vakalar astım ve KOAH’tır Akciğer hastalığından mustarip olan hastalar genellikle solunum yollarında meydana gelen rahatsızlıklar sebebiyle sağlık kurumlarına başvuru yapmaktadır.  Toz, kıl vb. gibi şeylerden rahatsızlık duyan bireyler astım nöbetleriyle karşı karşıya kalabilmekte, bu tür belirtiler astım hastalığının belirtisi olarak teşhiste kolaylık sağlamaktadır. Uzman doktorlar tarafından yapılması gereken ilk uygulama astım krizleriyle ilgili acil durumun ortadan kaldırılmasıdır. Astım hastalarında en fazla görülen şikâyetler ise, Uzun süren kronik öksürükler, göğüsten ıslığa benzer sesler gelmesi, nefes darlığı, göğüste süreklilik arz eden tıkanıklık hissidir. Müzmin bronşit olarak adlandırılan KOAH ise kendini akciğerlerdeki hava yollarının tıkanmasına bağlı olarak alınan havanın kısıtlanması ile belli eder. Balgamlı öksürük, hırıltılı şekilde soluma, kan tükürme, göğüste tıkanıklık hissi, kalp yetmezliği belirtisi olan ayaklarda şişme durumu gibi belirtiler KOAH hastalığının emareleri arasında yer almaktadır. Akciğer hastalıklarında düzelme sağlanması adına doktorlar tarafından verilen tedavi süreçlerinin eksiksiz bir şekilde sürdürülmesi zorunludur. Tozlu ve dumanlı ortamlardan uzaklaşmak, sigara, tütün gibi alışkanlıkları bırakmak ve ilaçların düzenli kullanımı önemlidir. Akciğer hastalıkları ile ilgili olarak oksijen tedavisi uygulaması öneren hekimler, hastanın günde en az 15 saat oksijen kullanmasını tavsiye etmektedir. Hastanın durumuna göre uzun süreli oksijen tedavisi de öneren hekimler, oksijen cihazları vasıtasıyla tedaviyi uygun görebilir. Oda havasından oksijen üreten bu cihazlar, hastanın daha iyi bir solunum düzenine kavuşmasına olanak sağlar.

Tüberküloz: Binlerce yıldır bilinen ve geçmişte en ölümcül hastalıklar arasında bulunan tüberküloz başta akciğerlerde olmak üzere tüm organlara hasar vererek vücudun işleyişini olumsuz yönde etkileyebilir. Tedavi edilmemesi veya yanlış tedavi mutlak ölümle sonuçlanan durumlarla karşı karşıya kalınmasına sebep olabilir. Tedavi ile tamamen ortadan kalkan hastalıkta erken teşhis büyük önem taşır. Yeterli sürede ve doğru tedavi uygulamalarıyla iyileşme kesin ve kalıcı olarak sağlanabilir. Tüberküloz teşhisinin yapılabilmesi için balgamda tüberküloz mikrobunun görülmesi gerekir. Akciğer filmi ile de kesin teşhisin konulduğu tüberküloz hastalığı, Ateşle devam eden gece terlemesi, uzun süren öksürük,

İştahsızlık Halsizlik, Kilo kaybı, göğüs ağrıları ve batmalar, Kan tükürme, Melankolik davranışlar, Hastalığın belirtileri aralıklı olarak kendini gösterir ve yavaş ilerler, tutunduğu organ üzerinde ağır tahribatlar yapan tüberküloz mikrobu genelde akciğere tutunarak yayılma gösterir. Laboratuvar incelemeleri ve mikroskop yardımıyla analiz edilen mikroplara karşı verilen ilaçlar, hastaya ücretsiz olarak sunulur. Verem savaş dispanserleri vasıtasıyla verilen tüberküloz ilaçları hastanın son durumuna göre belirlenerek verilmekte olup, dört farklı ilaçla tüberküloz mücadelesi yürütülür. Günümüzde oldukça güçlü ilaçlarla mücadele edilen tüberküloz hastalığı, tedavinin düzenli bir şekilde yapılması sonucunda tamamen etkisiz hale getirilmektedir. Diğer mikrop türlerine göre oldukça yavaş üreyen tüberküloz mikrobundan kurtulmak için tedavinin uzun süre aksatılmadan devam ettirilmesi, hastalığın yenilmesi açısından oldukça önemli bir unsurdur. Dinlenme, özel beslenme programları, stres gibi olumsuzluklardan uzak durmak hastanın kötü giden seyrine etki ediyor olsa da, sadece önlem almak hastalığın tedavisi için yetersizdir.

Tüberküloz hastasında ilaç direnci görülmesi halinde ise, daha güçlü ilaçlarla daha uzun süreli tedavi uygulanması hastalığın yenilebilmesi için zorunlu kılınmaktadır.


Yukarıdaki konu ve sorular ile daha fazla bilgi almak istiyorsanız web sitemizi ziyaret ediniz.

www.doktorbul.com'u

Ziyaret Edin, Randevu Alın, Tedavi Olun



Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz UZMANLIK ALANINDAKİ DOKTORLARIMIZ

Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanlığı İle İlgili Soru Sor
Hata! Kod:xe