Migren Ağrısına Ne İyi Gelir?

Migren ağrısından rahatsız olan kişilerin bu ağrılarından kurtulabilmeleri için doğru tanının koyulması ve migren ağrısından kurtulmaları için çok iyi bir planlama yapılması gerekmektedir. Eğer ağrılar fazla sıklıklarla olmuyorsa, migren ataklarının geçmesine yönelik kriz tedavi yöntemleri uygulanır. Eğer migren ağrısı sık oluyorsa yani haftada bir ya da iki den fazla migren atağı ile karşılaşılıyorsa bu durumda koruyucu tedavi yoluna gidilir. Bazı migren ağrılarının altında yatan faktörlerin kaldırılması bazı durumlarda migren ağrısının geçmesine yeterli olabilmektedir. Örneğin migren ağrıları, migren atakları uykusuzluk, açlık, bazı hormonların kullanımı sonucunda oluşuyor ise bu durumların ortadan kaldırılması sayesinde migren ağrısından kurtulmak mümkün olabilir. Migren tedavisi için bir uzman hekim tarafından reçete edilen ilaçların kullanılması da migren ağrısının geçmesi için oldukça etkilidir. Ancak, yukarıda da belirtildiği gibi bu ilaçlar konunun uzmanı bir hekim tarafından reçete edilmiş olmalıdır. Kulaktan dolma bilgiler ile migren ağrısından kurtulmak mümkün olmadığı gibi aksine olası başka rahatsızlıkların oluşmasına sebep olabilir. Reçete edilen ilaçların düzenli ve belirtilen dozlarda kullanılması sayesinde yıllar boyunca süren bir önlem alınabileceği tespit edilmiş bir gerçektir. Migren tedavisinin sadece ilaçlar ile geçmesini beklememek gerekir. Migren ağrısına ne iyi gelir sorusunun cevabını arayan hastaların aynı zamanda yaşam şartlarında da bazı değişiklikler yapmaları gerekmektedir. Migren tanısı konulan ve migren tedavisini uygulamaya çalışan hastanın sadece kendisine reçete edilen ilaçları kullanarak migren ataklarından kurtulması mümkün olmamaktadır. Bu ilaçların yanı sıra günlük yaşamlarını migrene göre ayarlamaları da gerekmektedir. Günlük yaşamlarını düzene sokmak için migren hastalarının dikkat etmesi gerekenler aşağıda sıralanmıştır. Migrene ne iyi gelir sorusunun olası cevaplarının bazılarını buradan bulmak mümkün olabilecektir:
  1. Uyku rejimini ayarlamak (Uyku saatlerini belirlemek ve az ya da çok uyumamak)
  2. Migren ataklarının meydana geldiği günleri bir takvim şeklinde belirlemek (Migren Atak Takvimi Oluşturmak)
  3. Spor yapmak, günlük egzersizler yapmak ve bunu yaşamının bir parçası haline getirmek,
  4. Vücut kitle endeksini belirleyip, kilo problemleri var ise ortadan kaldırmak,
Çağımızın en yaygın rahatsızlığı olan stres ile mücadele etmek ve stresle baş etmeye çalışmak,
  1. Alkollü içecekleri kullanmamak,
  2. Migren ağrıları ile birlikte mide bulantısı oluşuyor ise migren önleyici ilaçların yanında bu rahatsızlıkları da önlemeye yarayan ilaçların düzenli olarak kullanılması,
Bu konuda tekrar belirtmekte fayda vardır ki bir diğer migren hastasına iyi gelen ilaç size iyi gelmeyebilir. Dostunuza, yakınınıza gerçekten çok iyi gelen bir ağrı kesici, ya da migren ataklarını koruyucu olarak verilmiş olan ilaç sizin migren ağrısından kurtulmanıza hiçbir fayda sağlamayacaktır. Migren ağrısına iyi gelen ilaçları her zaman yanınızda bulundurmanız gerekebilir. Bu ilaçları migren atağının başlamasını hissettiğiniz an hemen kullanmanız tavsiye edilmektedir. Ancak, çok sıklıkla meydana gelen migren ataklarının hepsinde migren ağrısını geçirecek olan bu ilaçların kullanılması zamanla vücudunuzda alışkanlık da yapabilirler. Bu durumda almış olduğunuz ilaçlar tam aksi tesir yaparak, migren ağrısının sebebi bile olabilirler. Migren tedavisini zorlaştıran nedenlerden en önemlisi bu durumdur. Migren ağrılarının geçmesi ve migren ataklarından kurtulmak için ilaç tedavisinin yeterli olmadığı durumlarda koruyucu migren tedavisi yöntemine geçilmektedir. Bu koruyucu tedavi sırasında uzman hekim tarafından reçete edilen ilaçlar, anlık migren ataklarının ve migren ağrılarının geçirilmesi amaçlı olmayıp, olası migren ataklarına karşı daha önceden tedbir oluşturmak amaçlıdır. Bu koruyucu tedavi ilaçlarının kullanılması ile hastanın migren eşiğinin yükseltilmesine çalışılır.  Migren ağrılarının botoks ile tedavi edilebileceği bazı tesadüfü uygulamalar ile ortaya çıkmıştır. Sadece botoks yaptırmak amacıyla yüz bölgelerine botoks uygulayan kişilerin hiç akıllarında yokken, migren ağrılarından kurtuldukları tespit edilmiş ve botoks ile migren tedavisinin yapılmasına neden olmuştur. Hastaların birçoğunda botoks yapılması sonucunda migren ağrılarından kurtuldukları gözlenmiştir. Botoks uygulaması sırasında yüz ve özellikle alın bölgesindeki sinir uçlarının uyarılmasının bu etkiyi verdiği tespit edilmiştir. Ancak tek başına yapılan botoks uygulamalarının kesin ve nihai bir sonuç vermesi beklenmemelidir. İlk önce botoksun belirlenen aralıklarla tekrar edilmesi, daha sonrasında ve daha önemlisi de yaşam şartlarının planlanması ve hayatın akışının migrene göre planlanması gerekmektedir. Botoks ile migren tedavisinden kurtulmak isteyen kişilerin bu uygulamayı da güvenilirlik açısından bir nöroloji uzmanı doktora yaptırmaları gerekmektedir.  

Migren Nedir?

Baş ağrılarının ataklar şeklinde meydana gelmesi migrenin tanımı olarak kabul edilmektedir. Migrene bağlı baş ağrısı ataklarının meydana gelme sıklıkları kişiden kişiye değişiklikler göstermektedir. Kimi hastalarda yıl içinde bir veya iki kere görülen migren atakları, kimi hastalarda ise aynı ay içinde birkaç kez olmak üzere meydana gelebilmektedir. Migren ağrıları diğer tip baş ağrılarına göre daha şiddetli olmakta ve diğer baş ağrılarından bazı farklılıklar göstermektedir. Bu farklılıklar içirişinde bulantı, kusma ve ses ile ışığa karşı aşırı hassasiyet sayılabilir. Ancak bir baş ağrısının migren olarak kabul edilebilmesi için uzman bir hekim tarafından yapılan ayrıntılı incelemelere ihtiyaç duyulmaktadır. Migren bireyin yaşam kalitesini kötü yönde etkileyen bir durumdur ve migren ağrısı çekmekte olan kişiler yaşamlarında birçok problem ile karşı karşıya kalmaktadırlar.  

Migren Belirtileri Nelerdir?

Migren ağrısının tek taraflı bir baş ağrısı olarak adlandırılması pek te yanlış olmaz. Migrenin en önemli belirtisi kişinin yaşam şartlarına, günlük rutinine devam etmesini engelleyecek büyüklükte bir ağrıdır. Migren krizine tutulan kişiler, hayati ve günlük fonksiyonlarını yerine getiremez durumda kalabilirler ve kesinlikle yatak ihtiyacı duyabilecek kadar zor durumlarda kalarak, işlerinden ve hayati aktivasyonlarını yerine getiremeyecek duruma düşerler. Tek taraflı olarak başlayan baş ağrısı zaman zaman taraf değiştirerek başın diğer yarısında da etkili olabilir. Kişide baş ağrısının meydana geldiği kısım genellkle bir tarafta ağırlığını gösterir. Ancak gezen bir baş ağrısı migrene esas en önemli belirtilerden biridir. Ağrının yerleştiği yer şakaklar, göz çevresi ve gözaltı ve gözün arka kısımlarıdır. Ayrıca alın bölgesi, başın arka tarafı ve boyun bölgesi de migrenin sıklıkla görüldüğü bölgelerdir.  

Baş Ağrılarının yanı sıra migren belirtileri aşağıda sıralanmıştır:

  • Aşırı Duyarlılık,
  • Karmaşık ve depresif Duygu Durumları,
  • Gereksiz Neşeli Olma Halleri yaşanması,
  • Durgunluk,
  • Konsantrasyon Bozukluğu,
  • Dikkat Eksikliği ve düşüncelerde yavaşlamaların oluşması,
  • Konuşma esnasında istenen kelimeleri bulmada güçlük çekilmesi,
  • Uyuma isteğinin aşırı artması,
  • Işık ve sese karşı aşırı duyarlılık, hatta korkuya varan davranışlar,
  • Gerekli gereksiz zamanlarda esneme durumunun oluşması,
  • Aşırı yemek yeme isteği (Özellikle Tatlı yeme isteği),
  • Bazı durumlarda iştahsızlık çekilmesi ve yemek yeme isteğinin kaybolması,
  • Su içme isteğinin artması,
  • Zaman zaman kabızlık çekilmesi,
  • Kokuya karşı aşırı duyarlılık,
  • Bazı durumlarda ishal olma,
  • Bulantı hissi, Kusma,
  • Auralar (Görsel ve duyusal auralar)
Şiddetli migren ağrılarından önce ortaya çıkan nörolojik belirtilere aura adı verilir. Migren ağrısının başlamasından önce kişi görsel aura olarak belirtilen bazı ışıklar gördüğünü ve bu ışıkların titreyerek parıldadığını ifade etmektedirler. Migren ile ilgili duyusal auralar olarak ise dil ve ağızda bazen de çenede uyuşma hissedilmesidir. Bu uyuşmalar ellerde de görülebilir.  

 Migren Çeşitleri nelerdir?

Migrenin çeşitlerinin bilinmesi ve başvuran hastanın tanısının konulması ve tedavisinin başlaması için önemlidir. Migren auralı ve aurasız olmak üzere iki çeşit üzerinden incelenmeli ve tedavisi ona göre yapılmalıdır. Migren atakları yaşayan kişilerin çoğunda aurasız migren bulunur. Bazı auralı migren hastalarının ise bazen aurasız migren atakları geçirmeleri de tespit edilmiştir.  

Migren ile İlgili Bilinmesi Gerekenler:

1.Migren nedenlerinin en birincisi genetik faktörlerdir. 2.Hormonal değişiklikler sebebiyle meydana gelen migren, bu sebepten dolayı daha   çok kadınlarda görülür, 3.Kadınların adet dönemlerinde migren Ağrıları artar,
  1. Migreni tetikleyen nedenler kişiden kişiye çok büyük farklılıklar gösterirler,
  2. 5. Yapılan araştırmalar migren ağrısı şikâyeti ile başvuran hastaların % 50 civarındakilerinin psikojenik faktörler yüzünden bu ağrıları çektiklerini göstermiştir.
  3. Migren tanısının konulması için multidisipliner bir yaklaşım olmalıdır. Migren tanı ve tedavisinin konulması için tam teşekküllü bir sağlık merkezinde nöroloji, psikiyatri, fizik tedavi bölümleri birlikte hastayı konsolite etmelidirler.
  4. 7. Auralı Migren ve Aurasız Migren Tedavileri farklılıklar göstermektedir.
  5. Migren şüphesi ile başvuran kişide beyin ile ilgili bazı tetkiklerin yapılması gerekmektedir. Çünkü migreni taklit edebilecek bazı hastalıklara karşı tedbirli olunması gerekmektedir. Bu yüzden hastanın beyin tomografisi çekilmelidir.
  6. Nöralterapi 1926 yılında migrenli bir kişinin tedavisi sırasında ortaya çıkmıştır. 2008 Yılından itibaren Türkiye’de de uygulanmaktadır. (Nöralterapi kısa ve ince iğneler ile sinir uçlarına temas edilmesi şeklinde uygulanmakta olan bir tedavi yöntemidir)
  7. 10. Migreni tetikleyen nedenler kişiden kişiye büyük farklılıklar gösterirler. Bu konuda kesin bir şey belirtmek yanıltıcı olabilir.
11.Migrene kesinlikle iyi gelen yiyecekler belirlenmemiş olsa da, iyi gelmeyen yiyecekler aşağıdadır:
  • Çikolata,
  • Kakao,
  • Bakla, 
  • Kuru fasulye,
  • Mercimek 
  • Çeşitli Deniz Ürünleri,
  • Sakatatlar, 
  • Alkollü İçecekler
  • Hazır Et ve Tavuk Suyu Tabletleri,
  • Konserveler, 
  • Çay ve Kahve,
  • Asitli İçecekleri, 
  • İncir,
  • Kuru üzüm, 
  • Papaya, 
  • Avokado, 
  • Muz 
  • Fıstık ezmesi 
12. Kafein Migrene iyi gelir. (Ancak burada belirtilen kahve ya da çay ya da benzerlerinden kafeini almak değildir. Kafein içeren ilaçların migren ilaçları ile birlikte kullanımının migren ağrılarına iyi geldiğidir) 13.Beslenme rejiminin migren ataklarının önlenmesi ile ilgili önemi büyüktür. Beslenme öğünleri sırasının aksatılması, su kullanımının az olması, vb. gibi… 14. Migrenin kronik hale gelmesinin depresyona neden olduğu tespit edilmiş olan bir diğer gerçekliktir.   Migreniniz olduğuna dair şüpheleriniz var ise ya da migren olduğunuzu biliyorsanız en kısa zamanda bir nöroloji uzmanı hekime başvurmanızı tavsiye ederek, ağrısız, sızısız ve huzurlu günler dileklerimle. Kalın sağlıcakla.